Indications and Outcomes of Esophagogastroduodenoscopy in Children

Abstract

Objective: Esophagogastroduodenoscopy (EGD) has become a key element in the diagnosis and treatment of many gastrointestinal diseases affecting children. In this study, we aimed to discuss endoscopic indications, endoscopic and pathological findings of children who underwent EGD in our hospital. Methods: A retrospective chart review of children between1-18 years old who admitted the pediatric gastroenterology department between 2017 and 2018 and who underwent EGD was performed. EGD indications, diagnoses made by endoscopy or pathological examination, and complaints were evaluated. Results: A total of 194 children (85 male and 109 female) with a mean age of 10.63 ± 4.84 years were included in the study. Dyspepsia (66.49%), suspicion of celiac disease (19.59%), intake of corrosive material (8.25%), gastrointestinal bleeding (4.64%), and dysphagia (1.03%) were the main complaints of referral. The distribution of the diagnosis of the participants after EGD was antral gastritis (48.45%), pangastritis (21.13%), duodenitis (11.86%), celiac disease (7.73%), acute ulcer at bulbus (1.55%) and esophagitis (1.03%). Of those, 9.28% were healthy. A biopsy was obtained in 88.66% of the subjects during EGD. Conclusion: Dyspeptic symptoms and suspicion of celiac disease are the most common EGD indication in children. Alkaline reflux, gastritis, and helicobacter pylori infection affect the degree of pathological inflammation and require appropriate treatment and follow-up.

Amaç: Özofagogastroduodenoskopi (EGD) çocuklarda pek çok gastrointestinal hastalığın tanı ve tedavisinde temel bir unsur haline gelmiştir. Bu çalışmada, hastanemizde EGD yapılan çocuklarda endoskopi endikasyonları ile endoskopik ve patolojik bulguların tartışılması amaçlanmıştır. Yöntem: Bu retrospektif çalışmaya, 2017 ve 2018 yıllarında pediatrik gastroenteroloji bölümüne başvuran ve EGD yapılan 1-18 yaş arası çocuklar dahil edilmiştir. Hastaların yakınmaları, EGD endikasyonları, endoskopik ve patolojik tanılar değerlendirilmiştir. Bulgular: Ortalama yaşı 10,63 ± 4,84 yıl olan toplam 194 çocuk (85 erkek ve 109 kadın) çalışmaya dâhil edilmiştir. Dispepsi (%66,49), çölyak hastalığı şüphesi (%19,59), korozif madde alımı (%8,25), gastrointestinal kanama (%4,64) ve disfaji (%1,03) ana yakınmaları oluşturmaktaydı. EGD sonrası katılımcılara ait tanı dağılımı antral gastrit (%48,45), pangastrit (%21,13), duodenit (%11,86), çölyak hastalığı (%7,73), bulbusta akut ülser (%1,55) ve özofajit (%1,03) şeklinde idi. Hastaların %9.28’i ise sağlıklı idi. Hastaların %88,66’sından EGD sırasında biyopsi alındı. Sonuç: Çocuklarda, dispeptik yakınmalar ve çölyak hastalığı şüphesi en sık EGD endikasyonunu oluşturmaktadır. Alkalen reflü, gastrit ve helikobakter pilori enfeksiyonu patolojik inflamasyon derecesini etkilemektedir ve uygun tedavi ve takibi gerekmektedir.