dc.description.abstract | Türkiye Selçukluları Sultanı II. Mesut’un bir komutanı iken 1290-1328 yılları arasında Bizans Devletine ait Balıkesir ve Çanakkale illerini kapsayan coğrafyayı ele geçiren Karesi Bey, hâkim olduğu yerlerde bağımsız bir beylik kurmuştu. Kendisinden sonra oğullarının yaklaşık çeyrek asır devam ettirdiği bu beylik, sahillerde kurulan diğer Türk beylikleri gibi kısa sürede muazzam bir deniz gücü haline gelmeyi başarmıştı. Beylik, sadece denizlerde değil karada da korkulan bir güç olmuştu. Bu gücün kaynağı büyük bir ekonomik zenginlik, bol üretim ve yaygın ticaret idi. Ticarete konu olan başlıca kalemler ise yünlü ve pamuklu kumaşlar, elbiseler, buğday başta olmak üzere tahıllar, canlı hayvan, iyi kesilmiş turkuaz, yakut ve zümrüt gibi değerli taşlar, şap, balmumu, şarap ve sabun gibi önemli ticari kalemlerin yanında, durmaksızın devam eden savaşlar sonucu ortaya çıkan köle ticareti idi. Meyve ve sebze üretimi, hayvancılık, arıcılık, balıkçılık ve madencilikle elde edilen ürünler bölgede yaşayan insanların ihtiyaçlarını karşıladığı gibi, Anadolu’nun çevresindeki Mısır, Suriye, Irak, Azerbaycan, İran, İstanbul, Karedeniz’in kuzeyindeki ülkeler ile Batı Avrupa’ya ihraç edilmekteydi. Bu, bütün Anadolu’da olduğu gibi, Karesi Beyliğinde de muazzam bir zenginliğin ortaya çıkmasına sebep oldu. | en_US |