Sürgü ve Çardak faylarının (Doğu Anadolu fay zonu) morfotektonik ve paleosismolojik özellikleri
Künye
Balkaya, M. (2022) Sürgü ve Çardak faylarının (Doğu Anadolu fay zonu) morfotektonik ve paleosismolojik özellikleri. Yayımlanmamış doktora tezi, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Çanakkale.Özet
In this study, the morphotectonic and paleoseismological features of the Sürgü and
Çardak faults, which form the section of the North Branch of the Eastern Anatolian Fault
Zone between Çelikhan and Göksun towns, were investigated. The Sürgü and Çardak faults
were mapped as a result of the field studies, taking into account the lithological, structural
and geomorphological features of the study area. Structural and morphological elements
along the Sürgü and Çardak faults were examined with the field and office studies carried
out within the scope of the thesis. As a result of the investigations and with the help of focal
mechanism solutions of some earthquakes that occurred in the instrumental period in the
study area; It has been observed that the Sürgü and Çardak faults are left-lateral strike-slip
active faults. Within the scope of morphometric index calculations, Mountainfront Sinuosity
(Smf) was calculated in front of the mountains in the study area. The Valley Floor Widthto-Valley Height ratio (Vf) and Stream Length - Gradient Index (SL) were calculated on the
drainage network and basins in the study area. As a result of these analyzes, it was
understood that the Sürgü and Çardak faults played an important role in the tectonic
evolution of the region and shaped the morphology of the region. Within the scope of
paleoseismological studies, a total of 6 trench works were carried out, 3 on the Sürgü Fault
and 3 on the Çardak Fault. From the results of the trench work on the Sürgü Fault, it is
understood that the fault produced at least two surface rupture earthquakes, one around 3350
BC and one between 790 ± 20 BC and 2085 ± 65 BC during the Holocene period. It has also
been determined that Sürgü Fault has not produced an earthquake that has created a surface rupture in the last 500 years. From the 3 trench studies carried out on the Çardak Fault; It
was concluded that the Çardak Fault produced at least one earthquake between 10580 ±95
BC and 5780 ±65 BC, and one more earthquake between 3215 ±125 BC and 825 ±55 AD. Bu çalışmada, Doğu Anadolu Fay Zonu kuzey kolunun Çelikhan ile Göksun
arasındaki kesimini oluşturan Sürgü ve Çardak faylarının morfotektonik ve paleosismolojik
özellikleri araştırılmıştır. Çalışma alanının litolojik, yapısal ve jeomorfolojik özellikleri göz
önünde bulundurularak yapılan arazi çalışmaları neticesinde Sürgü ve Çardak fayları
haritalanmıştır. Tez kapsamında yapılan arazi ve büro çalışmalarıyla, Sürgü ve Çardak
fayları boyunca görülen yapısal ve morfolojik unsurlar incelenmiştir. Yapılan incelemeler
neticesinde ve çalışma alanında aletsel dönemde meydana gelmiş bazı depremlerin odak
mekanizması çözümleri ışığında; Sürgü ve Çardak faylarının sol yanal doğrultu atımlı, aktif
birer fay oldukları görülmüştür. Morfometrik indis hesaplamaları kapsamında, inceleme
alanındaki dağ önlerinde Dağönü Eğriselliği (Smf), drenaj ağı ve havzaları üzerinde ise Vadi
Tabanı Genişliğinin-Vadi Yüksekliğine Oranı (Vf) ve Akarsu Uzunluk - Gradyan İndisi (SL)
hesaplanmıştır. Bu analizler neticesinde Sürgü ve Çardak faylarının bölgenin tektonik
evriminde önemli rol oynadıkları ve bölge morfolojisini şekillendirdikleri anlaşılmıştır.
Paleosismolojik çalışmalar kapsamında Sürgü Fayı üzerinde 3, Çardak Fayı üzerinde 3
olmak üzere toplam 6 adet hendek çalışması yapılmıştır. Sürgü Fayı üzerinde kazılan 3
hendekten; Sürgü Fayı’nın Holosen döneminde biri MÖ 3350 civarında, biri de MÖ 790 ±20
ile MÖ 2085 ±65 arasında olmak üzere en az iki yüzey kırığı oluşturmuş deprem ürettiği
anlaşılmıştır. Ayrıca bu fayın yaklaşık son 500 yılda yüzey kırığı oluşturmuş bir deprem
üretmediği de tespit edilmiştir. Çardak Fayı üzerinde yapılan 3 hendek çalışmasından;
Çardak Fayı’nın MÖ 10580 ±95 ile MÖ 5780 ±65 arasında en az bir adet, MÖ 3215 ±125 ile MS 825 ±55 arasında da bir adet yüzey kırığı oluşturmuş deprem ürettiği kanısına
varılmıştır.