Neo-liberal küresel kapitalizmin teolojik arkeolojisi
Künye
Demircan, A.S. (2022). Neo-liberal küresel kapitalizmin teolojik arkeolojisi. Yayımlanmamış doktora tezi, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Çanakkale.Özet
Neo-Liberal Küresel Kapitalizmin Teolojik Arkeolojisi isimli doktora tezi olarak hazırlanan bu çalışma küreselleşen dünya da yaşanan ekonomik olayların teolojik bir sebebinin olduğunu açıklamayı amaçlamaktadır. Küreselleşme sadece siyasi anlamda yaşanmamaktadır. Kültürel ve ekonomik alanda yaşanan gelişmeler baş döndürücü bir hâle gelmiş gözükmektedir. Kültürün önemli bir parametresi olarak kabul edilen din duygusunun kendi içinde yaşadığı değişimlerin etki alanının geniş olduğunu düşündüğümüzde ekonomi bu değişim ve etkiden payını alan bir diğer fenomen olarak kabul edilebilir. Dinin insanın duygu dünyasında bıraktığı izlerin en güçlüsünün motivasyon olduğu iddia edilebilir. Nitekim Umberto Eco'nun "Bir inancın doğruluğuna yanlışlığına değil, müntesiplerinin neyi göze aldığına bakın." sözü bu iddiayı doğrular niteliktedir. Tanrı'nın rızasını ve cenneti arzulayan bir insan için dünya sadece geçici bir mekândır. Bu insan inancının da samimiyetini ispatlamak için inancının tüm emirlerini yerine getirmek dünyayı bu inanç ekseninde tasarlamak amacıyla elinden geleni yapacaktır. Öyleki bu amaca ulaşmak Batı Hrıstiyan dünyası için -Tanrı rızası ve diğer eskatolojik umdeler- ekonomi uygun bir araç gibi gözükmektedir. Ekonomi doğrudan hayatın içindeki eylemlerle organik bir bağa sahip olduğu için inancın en temel yansımaları ekonomik eylemler içinde kendine yer bulacaktır. Özellikle helal, haram, cehennem ve cennet, günah, sevap gibi kavramların ekonomik eylemler üzerindeki etkisi yadsınamaz bir gerçektir. Din duygusunun ekonomik parametreler üzerindeki etkisinin anlaşılmasına dair önemli bir veri, farklı dini inanca sahip olan toplumların ekonomi pratiklerinin de farklı olmasıdır. Hristiyan Batı dünyasının ekonomik tepkileri ile diğer coğrafyalarda farklı dinlere inanan toplumlar arasındaki ekonomik kalkınma ve büyüme oranlarının iyi bir örnek teşkil ettiği iddia edilebilir. Hatta farklı Hristiyan mezheplerinin ekonomik eylem ve yeteneklerinin birbirleri ile örtüşmediği gerçekliktir. Ekonomi de din duygusunu önemli ölçüde etkileme yeteneğine sahip gözükmektedir. Özellikle ekonomik anlamda geride kalmış toplumların dini algılama ve yaşama biçimleri dikkate değerdir. Örnek vermek gerekirse Protestan olan İngiltere ve Kuzey Avrupa Ülkeleri ile Katolik olan Güney İtalya, Portekiz, İspanya ve Ortodoks olan Yunanistan arasındaki ekonomik kalkınmışlık arasındaki fark gibi. Böyle bir durumda ekonomik parametrelerin din algısını değiştirdiğini iddia etmek mümkün gözükmektedir. Çalışmada Judeo-Hristiyan kodların birçok yönleri ile kapitalizm üzerindeki etkisi tarihsel ve sosyolojik bağlamda analiz edilmeye çalışılmıştır. Özellikle Yahudi ve Hristiyan kutsal metinleri ve din adamlarının ve bu metinlerin yorumlanmasının sonuçları bu süreçte incelenmeye çalışılmıştır. This study, which was prepared as a doctoral thesis named The Theological Archeology of Neo-Liberal Global Capitalism, aims to explain that the economic events in the globalizing world have a theological reason. Globalization is not only experienced in a political sense. It seems that the developments in the cultural and economic field have become dizzying. Considering that the influence of the changes experienced by the sense of religion, which is accepted as an important parameter of culture, is wide, the economy can be considered as another phenomenon that takes its share from this change and effect. It can be claimed that motivation is the strongest of the traces that religion leaves on the emotional world. As a matter of fact, Umberto Eco's "Look not at the truth of a belief, but at what its followers risk." statement confirms this claim. For a person who desires God's pleasure and heaven, the world is only a temporary place. In order to prove the sincerity of this human belief, he will do his best to fulfill all the orders of his belief and to design the world on the axis of this belief. So much so that economics seems to be an appropriate tool for the Western Christian world - God's consent and other eschatological hopes - to achieve this goal. Since the economy has an organic connection with the actions in life directly, the most basic reflections of belief will find a place in economic actions. It is an undeniable fact that concepts such as halal, haram, hell and paradise, sin and good deeds have an impact on economic actions. An important data on understanding the effect of religious sentiment on economic parameters is that the economic practices of societies with different religious beliefs are also different. It can be claimed that the economic development and growth rates between the economic reactions of the Christian Western world and the societies that believe in different religions in other geographies set a good example. In fact, it is a reality that the economic actions and abilities of different Christian denominations do not overlap with each other. The economy also seems to have the ability to significantly affect the feeling of religion. The religious perception and way of living of societies that have fallen behind in economic terms are particularly noteworthy. For example, the difference in economic development between Protestant England and Northern European Countries, Catholic Southern Italy, Portugal, Spain and Orthodox Greece. In such a case, it seems possible to argue that economic parameters change the perception of religion. In this study, many aspects of Judeo-Christian codes and their effects on capitalism have been tried to be analyzed in a historical and sociological context. In particular, the results of Jewish and Christian scriptures and clergy and the interpretation of these texts were tried to be examined in this process.