A Cross-Sectional Study on the Relationship Between Smartphone Addiction and Depression, Anxiety and Social Appearance Anxıety in Young Adults
Göster/ Aç
Erişim
info:eu-repo/semantics/openAccessAttribution-NonCommercial 3.0 United Stateshttp://creativecommons.org/licenses/by-nc/3.0/us/Tarih
2022Yazar
Korkmazer, BaşakYurdakul, Fatih
Özer, Şükriye Dilan
Yeşil, Öznur
Coşkuntuncel, Cihan
Sualp, Büşra Nur
Önder, Ayşe
Şahin, Erkan Melih
Üst veri
Tüm öğe kaydını gösterKünye
Korkmazer, B., Yurdakul, F., Özer, S.D., Yeşil, O., Coşkuntuncel, C., Sualp, B.N., Önder, A., & Şahin, E. M. (2022). A cross-sectional study on the relationship between smartphone addiction and depression, anxiety and social appearance anxiety in young adults. J Ist Faculty Med, 85(1), 91-97. doi: 10.26650/IUITFD.907719Özet
Objective: The aim of this study was to determine the prevalence of smartphone addiction in young adults, and to investigate the relationship between smartphone use, depression, anxiety, and social appearance anxiety.
Materials and Methods: Sociodemographic data form, Smart phone Dependence Scale-Short Form, Beck Depression Inventory for Primary Care-Short Form, Beck Anxiety Scale, and Social Appearance Anxiety Scale were applied face to face in this cross-descriptive study.
Results: A total of 259 subjects, 128 (49.4%) female and 131 (50.6%) male, were included in the study. 25.9% of the participants were smartphone addicts. There was a high positive correlation between smartphone usage time and smartphone addiction score. The social appearance anxiety average scores of the social media users (30.8 +/- 13.9) were higher than those of subjects who do not use social media (28.8 +/- 11.3). Smartphone addiction scale had a positive correlation with anxiety and social appearance anxiety scores, while not with depression.
Conclusion: Our results revealed that the purpose of smart phone usage affects people more than smartphone usage or smartphone addiction. The internet, and especially programs related to sharing one's appearance and lifestyle and applications that create an unrealistic appearance that conforms to virtual norms, can add hard-to-repair prejudices to the mind. This situation should be seen as a threat, especially for the younger generation, and is a new sociological problem worth investigating. Amaç: Bu çalışma ile, genç yetişkinlerde akıllı telefon bağımlılığının yaygınlığını belirlemek ve akıllı telefon kullanımı, depresyon, anksiyete ve sosyal görünüş kaygısı arasındaki ilişkiyi araştırmak amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Çapraz tanımlayıcı desende planlanan bu çalışmada sosyo-demografik veri formu, Akıllı Telefon Bağımlılık Ölçeği-Kısa Formu, Birinci Basamak için Beck Depresyon Envanteri-Kısa Formu, Beck Anksiyete Ölçeği ve Sosyal Görünüş Kaygısı Ölçeği yüz yüze uygulanmıştır. Bulgular: Çalışmaya 128’i (%49,4) kadın ve 131 (%50,6) erkek olmak üzere toplam 259 kişi dahil edildi. Katılımcıların %25,9’u akıllı telefon bağımlısıydı. Akıllı telefon kullanım süresi ile akıllı telefon bağımlılığı puanı arasında yüksek bir pozitif korelasyon vardı. Sosyal medya kullanıcılarının sosyal görünüş kaygısı ortalama puanları (30,8±13,9), sosyal medya kullanmayanların puanlarından (28,8±11,3) istatistiksel olarak daha yüksekti. Akıllı telefon bağımlılığı ölçeği ile depresyon ölçek puanları arasında anlamlı ilişki yokken, anksiyete ve sosyal görünüş kaygısı puanları ile pozitif korelasyona sahipti. Sonuç: Çalışmamızda, akıllı telefon kullanımının amacının, akıllı telefon kullanımı veya bağımlılığına kıyasla kişileri daha fazla etkileme olasılığının olduğunu ortaya koymuştur. İnternet ve özellikle de görünüş ve yaşam tarzının paylaşımıyla ilişkili programların, olduğundan farklı ve normlara uygun görünüşün yaratıldığı uygulamalarla desteklenmesi zihinlere tamiri zor ön yargılar ekleyebilir. Bu durum özellikle de genç nesil için bir tehdit olarak görülmelidir ve araştırılmaya değer yeni bir sosyolojik sorundur.
Cilt
85Sayı
1Koleksiyonlar
Aşağıdaki lisans dosyası bu öğe ile ilişkilidir: