Advanced Search

Show simple item record

dc.contributor.authorAltıer, Semiha
dc.date.accessioned2018-07-18T12:11:32Z
dc.date.available2018-07-18T12:11:32Z
dc.date.issued2018-04
dc.identifier.citationAltıer, S. (2018). Çanakkale’de Osmanlı Dönemi Tasavvuf Ortamının İzleri: Tarîkat Yapıları. Çanakkale Araştırmaları Türk Yıllığı, 16, 79-132.en_US
dc.identifier.issn2148-0877
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/20.500.12428/1867
dc.description.abstractÇanakkale’nin iki kıta arasındaki coğrafi konumu bu şehri askeri, siyasi, ticari olduğu kadar dini-tasavvufi açıdan da özel kılar. 14.- 20. yüzyıllarda zengin bir tasavvufî ortamın yaratıldığı Çanakkale’de, günümüze ulaşabilen tarîkat yapıları arasında sadece nispeten iyi durumdaki Gelibolu Mevlevîhanesi ve Yazıcızâde Çilehânesi ile harap durumdaki Eceabat Kilitbahir Köyü Tâlib-i İrşâdî Dergâhı bulunur. Ancak salnâme, seyahatnâme, gravür, mezartaşı, arşiv belgesi ve 19. yüzyıl sonu 20. yüzyılın başlarında bu bölgelerde araştırma yapanların çalışmaları gibi ilk el kaynaklarda adları geçmekle birlikte; savaş, deprem ve ilgisizlik sonucu bugüne ulaşmayan tekke, zâviye ve dergâhların sayısı oldukça fazladır. Rumeli ve Balkanlar’ın Türkleşme/İslamlaşma sürecinde önemli görevler üstlenen bu tarîkat yapılarının yanısıra, Çanakkale’de çeşitli tarîkat mensupları adına inşa edilen cami ve türbeler, zaman içinde bunların çevresinde oluşan hazirelerindeki mezartaşları dönemin tasavvuf hayatının zenginliğini ortaya koyar. Öte yandan bu tasavvuf ortamında tarikat mensuplarının yazdıkları kitaplar da tasavvuf edebiyatının temel taşlarını oluşturmuştur. Elimizdeki bilgilerden Çanakkale’deki tasavvufi ortamın daha çok Gelibolu’da yoğunlaştığı, yanı sıra merkez ile Lapseki, Ezine, Eceabat, Bayramiç ve Biga ilçeleriyle, belde ve köylerinde Ahîlik, Bektâşîlik, Mevlevîlik, Rifâîlik, Nakşibendîlik, Sünbüliyye, Halvetîlik, Kâdirîlik, Bayrâmîlik, Uşşakîlik, Celvetîlik, Sa’dîlik gibi tarîkatların etkin olduğu anlaşılır. Arşiv belgelerinde her ne kadar Bektaşiler’e ait tekke sayısı fazla olsa da Mevlevîliğin bu bölgede ayrı bir yere sahip olduğu anlaşılır. Ancak bu tarîkatlara ait günümüze ulaşan neredeyse yok denecek sayıdaki yapılar, tarîkat mimarisinin Çanakkale’deki gelişimini-değişimini ortaya koyacak sayıda/nitelikte değildir.en_US
dc.description.abstractThe geographical position of Çanakkale between the two continents makes this city special not only in terms of commerce, politics, and military but also in terms of religion. Between the 14th and 20th centuries, a rich Sufistic environment takes shape in the vicinity of Çanakkale. Among the Sufistic cult buildings survived today, Tâlib-i Irşâdî lodge in Eceabat Kilitbahir Village is in ruins while Mevlevîhane of Gelibolu and the Çilehâne of Yazicizade are relatively in good condition. However, archival documents and studies of researchers who traveled the region at the beginning of the 19th century and the 20th century as well as first hand sources such as records in the salnâmes, seyahatnâmes, engravings, and grave stones indicate that the number of tekkes, zâviyes, and dergâhs was much higher. These structures did not survive to today because of the negligence due to wars and earthquakes. Besides these cult buildings which undertook important tasks during the Turkification / Islamization period of the Rumeli and Balkans, mosques and tombs built for the members of religious orders as well as the grave steles in their nearby cemeteries reveal the richness of the mystic life of the time in Çanakkale. Furthermore, the books written by the members of the Sufistic order in this region form the basic stones of mystic literature. According to the information in hand, the Sufistic environment in Çanakkale is mostly concentrated in Gallipoli, as well as in the towns and villages of Lapseki, Ezine, Eceabat, Bayramic and Biga. The most popular sects in these regions were Akhism, Bayramiyya, Bektashism, Mawlawiyyah, Rufaiyah, Naqshbandi, Sunbuliyye, Khalwatiyya, Qadiriyya, Uşşakîlik, Jilwatiyya, and Sa‘diyya. Although the number of tekke of Bektashis is high in archive documents, it is understood that the Mevlevi religion has a separate place in this region. However, the number of cult buildings reached to today is not enough to reveal the development of the architecture of religious orders in Çanakkale.en_US
dc.language.isoturen_US
dc.publisherÇanakkale Onsekiz Mart Üniversitesien_US
dc.rights.uriinfo:eu-repo/semantics/openAccessen_US
dc.subjectÇanakkaleen_US
dc.subjectMevlevîliken_US
dc.subjectBayrâmîliken_US
dc.subjectİrşadîliken_US
dc.subjectGelibolu Mevlevîhanesien_US
dc.subjectYazıcızâde Çilehânesien_US
dc.subjectKilitbahir Tâlib-i İrşâdî Dergâhıen_US
dc.subjectOsmanlı Tarîkat Mimarisien_US
dc.subjectMawlawiyyahen_US
dc.subjectBayramiyyaen_US
dc.subjectIrshadiyaen_US
dc.subjectOttoman Sufi architectureen_US
dc.titleÇanakkale’de Osmanlı Dönemi Tasavvuf Ortamının İzleri: Tarîkat Yapılarıen_US
dc.title.alternativeThe Traces of the Sufi Environment in the Ottoman Period in Çanakkale: Buildings of the Tariqaen_US
dc.typearticleen_US
dc.authorid145298en_US
dc.relation.ispartofÇanakkale Araştırmaları Türk Yıllığıen_US
dc.department[Belirlenecek]en_US
dc.institutionauthor. . .en_US
dc.relation.publicationcategory. . .en_US


Files in this item

Thumbnail

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record